Karşılıksız Çek Suçu ve Cezası

Karşılıksız Çek Nedir?



Karşılıksız Çek, çek bedeli olan miktarın ödeme gününde banka hesabında karşılığının bulunmamasıdır. Çek, Türk Ticaret Kanunu’na göre kıymetli evrak statüsündedir. Yani görüldüğünde ödeme aracıdır. Bir çeki elinde bulunduran kimse o çeki anında bankaya götürüp karşılığı olan bedeli alabilmelidir. Fakat Çek Kanunu’na eklenen geçici maddelerle çekler ileri vadeli düzenlenebilmektedir. Bu da çeki görüldüğünde ödeme aracı olmaktan çıkarıp bono statüsü kazandırmaktadır.

Karşılıksız Çek Nasıl Anlaşılır?



Bir çekin karşılıksız olduğunun anlaşılabilmesi için çekte yazan vade günü geldiğinde bankadan sordurulması gerekmektedir. Belirttiğimiz üzere çekler ileri vadeli düzenlenebilmektedir. Bu da çek keşidecilerinin vade tarihinden önce banka hesaplarında yeterli bakiyeyi bulundurmamaları, vade tarihinde bakiyeyi bulundurmaları durumuna yol açabilir. Bu halde de kişiler, çekin yalnızca vade tarihinde karşılıksız olup olmadığını tespit edebilirler. Bunun yanında yeni düzenlemeler ışığında çekte yer alan barkod sorgulaması ile çekin alındığı tarihte karşılığının olup olmadığı da kontrol edilebilmektedir. Fakat bu da vade tarihinden önceki kontrol olduğu için karşılıksız işlemi yapılamamakta, ne olursa olsun vade tarihinin beklenmesi zorunluluğunu ortaya çıkarmaktadır.

Banka Karşılıksız Çek Durumunda Ne Yapar?



Kendisine vade tarihinde çek teslim edilmiş olan banka, öncelikle çekin geçerlilik şartlarını inceler. Getirilen evrakın çek mahiyetinde olmaması durumunda banka herhangi bir işlem yapmayacaktır. Çek, geçerlilik şartlarına haiz ise banka önce imza karşılaştırması yapacaktır. Çeki keşide eden kişinin banka kayıtlarında yer alan imzası ile çekte yer alan imza birbirini tutmuyorsa bankalar genellikle imza uyuşmazlığını çekin arkasına not ederek çek hamiline çeki iade eder. İmza konusunda da herhangi bir tereddüt yoksa banka çekin karşılığını banka kayıtlarında araştırır. Eğer çekin karşılığı yoksa ya da banka hesaplarında bulunan meblağ çek bedelini ödemeye yetmiyorsa hamilin talebi üzerine karşılıksız işlemi yapılacaktır. Buna göre banka her çek bedeli için ödemekle yükümlü olduğu karşılıksız çek tazminatını hamile öder; geri kalan rakam için çek yaprağının arkasına karşılıksızdır kaşesi vurarak çeki hamile iade eder. Karşılıksız çek tazminatı 25.01.2021’den itibaren çek yaprağı başına 2.670 (iki bin altı yüz yetmiş) Türk Lirası olarak ödenmektedir.

Karşılıksız Çek Keşide Etme Suçu



Karşılıksız çek suç mu? sorusunun cevabı pek çok kişi tarafından merak edilmektedir. Cevap olarak evet; karşılıksız çek keşide etmek ya da çekin karşılıksız kalmasına sebebiyet vermek suçtur.

Çek Kanunu Madde 5’e göre: “Üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz süresi içinde ibrazında, çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişi hakkında, hamilin şikâyeti üzerine, her bir çekle ilgili olarak, bin beş yüz güne kadar adli para cezasına hükmolunur. Ancak, hükmedilecek adli para cezası; çek bedelinin karşılıksız kalan miktarı, (…) az olamaz. “ denilmektedir.

Karşılıksız Çek Cezası



Karşılıksız çek keşide etmek, adli para cezası ile cezalandırılmaktadır. Mahkemeler tarafından verilecek adli para cezası da çek bedeli kadar olacaktır. Örneğin; 100.000,00-TL’lik bir çekten bahsedecek olursak verilecek ceza da en fazla 100.000,00-TL adli para cezası olacaktır.

Çekte hapis cezası açısından ise şöyle bir ayrım bulunmaktadır: Mahkemeler kişinin adli para cezası ile cezalandırılmasına hükmettikten sonra bu bedeli taksitle ödeme konusunda bir karar almaktadır. Eğer borçlu kişi, bu taksitlendirmeye de uymazsa verilmiş olan adli para cezası günlüğü 100,00-TL’den hapis cezasına çevrilmektedir. Yani 100.000,00-TL adli para cezası alan bir kişi günlüğü 100,00-TL’den 1.000 gün (3,5 yıl) karşılıksız çekten hapis cezası ile karşı karşıya kalabilmektedir.

Karşılıksız çekten dolayı verilen cezalar genellikle çek bedelini aşmayan tutarlarda verildiğinden kişiler çek bedelini icra dosyasına yatırdığı zaman ortada borç kalmayacağından ceza davaları da düşmüş olacaktır. Zira adli para cezası kişiyi borcu ödemeye zorlama yöntemi olarak kullanıldığından kişi borcunu ödediği ya da alacaklı ile uzlaşarak taksitlendirdiği varsayımında alacaklı da şikayetten vazgeçebilecek ve borçlu da adli para cezası ile devamında hapis cezasından kurtulabilecektir.

Mahkemeler, çekin karşılıksız çıkması durumunda vereceği cezalandırmaya ilişkin kararının devamında çek hesabı açma yasağı da koymaktadır. Buna göre bu karar, bankalara da bildirilmekte ve borçlu kişiler kendi adlarına herhangi bir çek hesabı açamamaktadır. İlgili borcun tamamının ödenmesi durumunda bu yasak mahkeme kararı ile kaldırılabilmektedir.

Karşılıksız çek suçlarına denetimli serbestlik, infaz erteleme gibi kurumlar uygulanamamaktadır. Bu konu henüz tasarı aşamasında olması nedeniyle karşılıksız çek suçundan ceza alan kişilerin cezaları, borcun tamamı ödene kadar infaz edilir.

Çekin Karşılıksız Çıkması Durumunda Ne Yapılır?



Bir çekin karşılıksız durumunda çek hamili bu durumu banka nezdinde kayıt ettirerek çek yaprağının arkasına karşılıksızdır kaşesi vurduracaktır. Bu kaşe en geç çekin vade tarihinden itibaren 10 gün içinde vurulmalıdır. Karşılıksız kaşesi vurulduktan sonra 3 yıllık süre içinde çek hamili İcra Takibi başlatarak alacaklarının tahsilini talep edebilir.

Karşılıksız Çek Şikayet Süresi

Karşılıksız işlemine konu olan bir çekten dolayı çek keşidecisinin cezalandırılmasını talep etmek süreye bağlıdır. Buna göre karşılıksız işleminin yapıldığı tarihten itibaren 3 ay içinde yetkili ve görevli İcra Mahkemesi’nde şikayet yoluyla dava açılmalıdır. Bu süre kesin olup 3 ayı geçen şikayetler usulden reddedilmektedir.

Karşılıksız Çek Affı 2022



Kamuoyunda karşılıksız çek affı olarak da bilinen karşılıksız çek suçlarına ilişkin son infaz düzenlemesi ne göre Çek Kanunu’na eklenen geçici madde 5 uyarınca karşılıksız çek keşide etme suçundan 30.04.2021 tarihinden önce cezalandırılan kişilerin mahkum olduğu hapis cezalarının infazı 30.06.2022 tarihine kadar durdurulmuştur. Çek taksitlendirme ise 30.06.2022 tarihine kadar çek bedelinin 1/10’unun icra dosyasına yatırılarak ikişer ay arayla toplamda 15 taksitle borcun alacaklıya ödenmesi halinde söz konusu olacaktır. Yani kişi 30.06.2022 tarihinden önce yalnızca çek bedelinin onda birini icra dosyasına yatırırsa, bu tarihten sonra da kalan miktarı on beş taksitle ikişer ay arayla öderse hapis cezasından kurtulacaktır. Bu düzenleme ile karşılıksız çek suçlarına af ihtiyacı bir nebze olsun giderilmiş bulunmaktadır. Karşılıksız Çek İnfazın Durdurulması için borçlu kişi 30.06.2022 tarihine kadar yalnızca çek bedelinin 1/10’unu icra dosyasına yatırmalıdır. Bu halde herhangi bir infaz işlemi yapılmayacaktır. Belirtmek gerekir ki yatırılacak bedel yalnızca çek bedelidir. Yoksa karşılıksız çek cezası erteleme kurumundan yararlanmak için dosya masrafları, avukatlık ücreti gibi ücretlerin de 1/10’unu yatırma zorunluluğu yoktur.

Karşılıksız Çek Davası İtiraz



Karşılıksız çek suçlarından dolayı İcra Ceza Mahkemeleri’nde yürütülmekte olan davalarda tüm deliller toplandıktan sonra mahkeme kurmuş olduğu karar ile karşılıksız çek keşide etme suçundan adli para cezasına hükmederse bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmak mümkündür. Bu halde istinaf nezdinde Bölge Adliye Mahkemesi’ne bir dilekçe ile başvurularak İcra Ceza Mahkemesi’nin kararının infazı, istinaf dönüşüne kadar durdurulabilmektedir. Borçlu kişiler bu süre içinde borçlarını ödeme aracı yaratma açısından önemli bir süre kazanmış olmaktadır. Zira yapılmış olan itiraz, istinaf mahkemelerinden 1-1,5 yıl içinde dönmektedir.

Karşılıksız Çek Şikayet Dilekçesi



İZMİR NÖBETÇİ İCRA CEZA MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİ’NE

ŞİKAYETÇİ : Adı-Soyadı, T.C. Kimlik Numarası)

Adres

VEKİLİ : Avukat Berkay ŞAYİR

1593/1 Sokak No: 63 D:32 Hasdemirler İş Merkezi Adalet Mah. Bayraklı - İZMİR

ŞÜPHELİ : (Adı-Soyadı, T.C. Kimlik Numarası)

Varsa Adres

KONU : Şüphelinin karşılıksız çek keşide etmek suçundan cezalandırılması talebidir.

ŞİKAYET TARİHİ : 00/00/2022

AÇIKLAMALAR :

1-) Şüpheli, borcuna karşılık olmak üzere ; Türkiye … Bankası A.Ş. ………… Şubesinin ………. seri numaralı, …/…/2021 keşide tarihli, Keşide yeri; …….. olan ……… TL bedelli bir adet çeki keşide edip müvekkile teslim etmiştir.

2-) Çeki süresinde ilgili bankaya müvekkil tarafından ibraz edilmiştir. Ancak banka çekin karşılığı olmaması nedeniyle müvekkile ödeme yapmamış ve çekin arkasına şerh düşülerek müvekkile geri iade etmiştir.

3-) Çek Bedeli müvekkile ödenmemiş olup, Şüpheli hakkında ………………. İcra Müdürlüğünün 20…./…… Esas sayılı dava dosyasında icra takibi başlatılmış ve senet aslı İcra Müdürlüğüne teslim edilmiştir.

4-) Yargılama sırasında da koruma tedbiri olarak çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararı verilmesi talebimiz bulunmaktadır.

HUKUKİ NEDENLER : 6728. S.K. ile değişik 5941. Sayılı Çek Kanununun 5. maddesi ve ilgili mevzuat.

HUKUKİ DELİLLER : Suça konu çek, banka kayıtları ve her türlü kanuni delil. Çek Şikayeti

SONUÇ VE İSTEM : Açıklamalar bölümünde arz ve izah olunan nedenlerle;

1-) Tarafımıza karşılıksız çek keşide eden şüphelinin karşılıksız çek keşide etmek suçundan CEZALANDIRILMASINA,

2-) Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin şüpheliye YÜKLETİLMESİNE KARAR VERİLMESİNİ saygılarımla arz ve talep ederiz.

Şikayet Eden

Vekili

Avukat Berkay ŞAYİR

Karşılıksız Çek İstinaf Dilekçesi



İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI'NA

Gönderilmek Üzere

İZMİR . İCRA CEZA MAHKEMESİ'NE

DOSYA NO : 2019/000 E. 2019/000 K.

MÜŞTEKİ : ................ LİMİTED ŞİRKETİ

VEKİLİ : Av. ............ ..................

SANIK ŞİRKET : ........................... LİMİTED ŞİRKETİ

SANIK : BURAK ..................................

VEKİLLERİ : Av. BERKAY ŞAYİR

(Adres Antettedir)

KONU : İzmir . İcra Ceza Mahkemesi'nin 2019/000 E.

2019/000 K. sayılı ve 18.06.2019 tarihli kararına karşı istinaf başvuru dilekçemizin arzıdır.

AÇIKLAMALAR :

İzmir . İcra Ceza Mahkemesi'nin 2019/000 E. 2019/000 K. sayılı ve 11.06.2019 tarihli kararı için istinaf kanun yoluna başvuruyoruz.

1-) Sayın mahkemenin 18.06.2019 tarihli kararının PTT Tebligat sorgulama ekranından 02.07.2019 tarihinde "21. MADDE VE EK.1 'E GÖRE TEBLİĞ PANOYA ASILDI" şeklindeki açıklama ile tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Bu tebliğ işlemi usulsüz olup sürenin işbu dilekçemizin UYPA ortamına gönderildiği tarih itibariyle başlatılması gerekmektedir.

7201 sayılı Tebligat Kanunu madde 21: "Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır."

Kanun metninden açıkça anlaşıldığı üzere müvekkilin adresinde bulunmaması halinde ilgili tebligatın muhtara bırakıldığını gösterir ihbarnamenin kapıya yapıştırılması gerekmektedir. Fakat sayın mahkemenin ilgili kararını içeren tebligata ilişkin ihbarname, PTT memuru tarafından kapıya yapıştırılmamış; müvekkil bu tebligatı haricen öğrenmek zorunda kalmıştır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu madde 21 2. Paragraf: "Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır. "

İlgili kanun metninden de açıkça görüldüğü üzere TK 21'e göre tebligat yapılabilmesi için tebligat adresinin müvekkilin adres kayıt sistemindeki (MERNİS) adresi olması gerekmektedir. Fakat müvekkil MERNİS adresi tebligatın yapıldığı adres olan "................ Mah. 0/0 Sok. No:0/00 .......... İZMİR" adresi değil, karar tarihi itibariyle ".............. Mah. 111 Cad. No:11 İç Kapı No:1 .............. - ANKARA " adresidir. Dolayısıyla TK md. 21'e göre tebligat yapılabilmesinin koşulları oluşmamıştır. İşbu sebeple usulsüz tebligat sebebiyle İzmir . İcra Ceza Mahkemesi'nin 2019/000 E. 2019/000 k. Sayılı ve 18.06.2019 tarihli kararına karşı istinaf süremizin işbu dilekçemizin sayın mahkemeye sunulduğu tarih itibariyle başlatılmasını talep ediyoruz.

2-) Sayın mahkemenin kararının esası açısından ise anılan karar usul ve yasaya açıkça aykırıdır. Şöyle ki;

Müvekkilin sahibi olduğu şirket 2015 yılından beri faaliyet göstermektedir. Dava konusu olaya kadar hiçbir şirket veya kurumla karşılıksız çek veya başka bir senet sebebiyle hukuki bir ihtilaf yaşanmamıştır. Müvekkil daima borcuna sadık kalarak basiretli bir işadamı olarak faaliyet göstermiştir.

İstinaf konusu kararda kast değerlendirmesi yapılması hatalıdır. Müvekkilin dava konusu çeklerin düzenlediği tarihte ticari hayat ülkemizde olumlu manada iken yaşanan olumsuz gelişmeler sonrası firma da oluşan olumsuz havadan etkilenerek halihazırda piyasadaki alacaklarını tahsil etmekte zorlanmaktadır.

Çeklerin düzenleme tarihi itibariyle firmanın aktif ve pasifi borcu karşılayacak ve düzenlenen çeki ödeyecek nitelikteydi. Karşılıksız çek düzenleme suçu şekli bir suç olmamakla birlikte Ceza Hukuku da şekli suçu reddetmektedir.

Bir suçun işlenmesinde aranan asıl kusur kast, kanun koyucunun açıkça öngördüğü durumda da taksirdir. Düzenlendiği çekin kanuni ibraz süresi içinde karşılığını hazırlaması gereken çek keşidecisinin veya yetkilisinin bu bedeli elinde olmayan sebeplerle ve kusuru olmaksızın bankada hazır bulunduramaması durumunda karşılıksız çek düzenleme suçunun oluşmayacağı açıktır.

Dava konusu çeklere ilişkin olarak da müvekkilin kasıtlı bir eyleminden bahsetmek mümkün değildir. Söz konusu hadise son dönemde tüm şirketlerin yaşadığı ekonomik sıkıntıların müvekkil şirkete yansımasından ibarettir.

Netice olarak tüm iyi niyet çabaları ile ticari hayatta yaşanan olumsuz gelişmeler karşısında müvekkil alacaklarını tahsil etmekte zorluk yaşamış, çeklerin bedelini ödeme amacıyla erteleme istemesine rağmen müşteki şirketin bunu reddederek çeki bankaya sunması karşısında karşılıksız çıkması sonucu müvekkil aleyhinde açılan davada karşılıksız çek düzenleme suçunun manevi unsuru olan kastın kanıtlanamadığından bahisle ilgili kararın kabulü mümkün değildir.

SONUÇ VE İSTEM : Açıklamalar bölümünde arz ve izah olunan nedenlerle;

İzmir . İcra Ceza Mahkemesi'nin 2019/000 E. 2019/000 K. sayılı ve 18.06.2019 tarihli kararının istinaf incelemesi neticesinde KALDIRILMASINA ve yeniden yargılama yapılarak müvekkilin BERAATİNE KARAR VERİLMESİNİ saygılarımla arz ve talep ederim. 11.07.2019

İSTİNAF KANUN YOLUNA BAŞVURAN



SANIK BURAK .................

Vekili

Av. BERKAY ŞAYİR